Özlemimi hafife alıp yan cebine koyarsan,
Bensiz yaşamayı öğretirim demiştim sana!!
Sevdamı keyfinin kâhyası yaparsan,
Bir selamıma bir haberime hasret kalırsın,
Demiştim sana!!
Ellerin yerine koyar da öyle bakarsan,
Ellerden farkımız olmaz demiştim sana !!
Gidersen beni gözlü yaşlı bırakaraktan,
Sınar seni de bir gün yaradan,
O vakit düşersin özümden,
Bilmezsin demiştim sana!!
Ağlatırsan beni susaraktan,
Ağlatır senide ağlattığın
Böyle ciğeri sızlamadan,
Ardından bakakalırsın döneceğini sanaraktan,
Demiştim sana !!
Hadi sus artık ağlama,
Konuşuyorum bak ayrılığa dair ilk defa,
BEKLEME DÖNMEYECEĞİM BİR DAHA !!
Cansel Işık/Manyakaşkıngelini
ŞİZOFRENİ BİR AZRAİLİN HİKAYESİ SANMA
Zaman iyileştirici değil dedim sana ,
Şizofreni bir azrail;
Sana hikayeler anlatıyor sansan da
Yalnızlık içinde kaybolacaksın.
Kayboldukça korkacaksın,
Aşksız yaşlanmaktan,
Yalnız başına kalmaktan.
Bu yüzden yüzüne bakmadığın
Ne kadar anıların varsa sarılacaksın.
Ve bakacaksın ki sarıldığın o anılar,
Seni zamanla sarsmaya başlamış bile.
Korkacaksın sevgili ;
Pisi pisine serseri bir kurşunla vurulmaktan,
Sarhoş bir şoförün sana çarpmasından,
Pıhtı bir kan damlasının,
Ansızın kalbini durdurmasından,
Korkacaksın sevgili,
Bu yüzden zaman iyileştirici değil dedim sana,
Zaman aklın katilidir sevgili.
Aklını başına topla !!
Cansel Işık/Manyakaşkıngelini
DUYDUM Kİ YİNE DEPREM OLMUŞ
Duydum ki yine bir deprem olmuş,
Yıkılmış gönül tahtın,
Açılmış saçılmış bedduaların..
Görenler olmuş,
Yürüyormuşsun bir başına sokaklarda.
Tekme tokat girişiyormuşsun sana beni soranlara.
Söylenip duruyormuşsun sokaktaki çakıl taşlarına,
Ayakların gider olmuş,
Akşamları benli gittiğin bütün mekanlara .
Artık kahve tutan ellerin içki tutar olmuş
Benli oturduğun masalarda.
Çıkarmışsın fotoğraflarımı bakmışsın uzun uzun.
Bir çakmak çıkarıp ,tek tek yakacak iken
Düşmüş yine bir şarkı diline;
“Aldatan gözlerine aldanmamalıymışım,
Seviyorum demene inanmamalıymışım,
Bir kalleş olduğunu ben anlamamışım,
Seni böyle bilmezdim..
Yazıklar olsun sana.
Benim olduğum kadar sende mesut olasın,
Gelinlik giymeyesin boynu bükük kalasın ,
Ölmeyip sürünesin Allah’ından bulasın,
Seni böyle bilmezdim
Yazıklar olsun sana…”
Sen ağlar iken işte orada,
Çakıl taşları konser verdi bütün gece bana…
Sende oku ki ;
Yazıyorum bak yine mektubunu kumsallara.
Şimdi nedir bu kalbindeki inleyiş,
Dudaklarım seni sevdiğini söylemiş,
Baktım ki kusur işlemiş;
Susturdum attım işte bir dikiş.
Biliyorum elvedasız oldu bu gidiş,
Merhabası olmayanın elvedası olur mu sevgili ?
Söylesene canını çok mu yaktı bu bitiş ?
Dönme sakın geriye artık fanidir bu seviş…
Demiştim ve çekip gitmiştim.
Hatırladın mı sevgili?
Yazıklar olsun tabi ki bana,
Olsun sevgili olsun ,
Beni hep kazıklar kucaklayacak değil ya ,
Olsun bu kezde yazıklar olsun bana…
Hatta eyvallah olsun diyorum sana,
Selam olsun buradan beni kaybeden gönül tahtına,
Beni böyle bilmezmişsin ya ,
Nasıl bilirdin ki merhumunu be sevgili ?
Dilim seni söyler iken,
Kulağım kalbinin inleyişini dinler iken,
Üstelik yoklukların tarafından tarafıma gırtlağıma dizilirken ,
Yalvarası çağrılarım tarafına bir ego iken,
Başı boş bir kalp ellerime bırakırken
Gülümseyerek gittim işte ben…
Sende duy ki ;
Aşkınla divaneyim diyen o güzel dilin,
Her defasında affedip sever iken seni,
Yılan olup sokmuştu yine ciğerimden,.
Üstelik tarafından herkes alır iken sevgisini,
Ben ise aldım yine payıma düşen zehrimi…
Zehrin ile böylesine kirlenmiş iken ,
Hazırladım sana güzel bir hediye gönül bahçemden,
Hemde özlediğin o kıyamadığın ellerimden..
Duydum ki hediyemi alınca
Dün gece bir deprem olmuş oralarda,
Hissettim ben her şeyi buralarda,
Sövmüş saymışsın gelmişime, geçmişime,
Küfürlerini duymuş işte sokaktaki tüm çakıl taşları
“O bir melekti ben yanında olunca” demişsin
Bir melektim sen yanımda olunca…
Ama yoktun yine işte…
Zehirli ellerim koydu o kutuya
Bal diye öptüğün dudaklarımı ,
Üstelik unutmadım bak;
Ellerimi özlemişsindir diye düşündüm,
Koca bir yılda bir kez verdiğin o çiçeği de
Kurutup koydum içine ,
Ellerimin yerine koklarsın belki diye..
Nereden bilirdim çiçeklerin yılan olup seni sokacağını…
Sevilenin hatası görülmezmiş ya hani böyle sevince..
Görmedim hatalarını uzun bir müddet bende..
Şeytan fırsat bekliyormuş sevdiğim yokluğunu,
Dokundu sen yok iken her gece tenime..
Senin doldurduğun göz pınarlarımdan her gün bir şeytan doyarken,
Sen ise doymadın bir türlü gözyaşlarıma ,
Yazıklar olsun değil mi bana ?
Senin mesut olduğun kadar inan bende mesut oldum ,
Sende şimdi mesut ol yokluğumla …
Bilirsin ben alışkındım zaten
Her doğum günümde kanımı sana harcamaya,
Senden vurgun yediğim özel günlerdir,
Bayramlar, arefeler hatta tüm özel günler…
Baksana yine açılmış saçılmış ,
Bir seven kalbe uzaktan beddualarını paket yapıp yollamışsın,
Duvarları yumruklamış
Fotoğraflarıma defalarca bakmış
“Gelinlik giymeyesin,
Boynu bükük kalasın,
Ölmeyip sürünesin,
Allah’ından bulasın” demişsin sevgili,
Bütün gece merak edip durdum,
Öyle ya beyaz gelinliği merhum bir aşka
Nasıl da hayal edip yakıştırabildin hayranım sana.
Sen unuttun galiba sevgili,
Ölüm meleğine vermiştim ben o beyaz gelinliği
Yediğim gün ilk hançerini…
Oda bana siyah gelinlik hediye etmişti,
Tabi sen yine yoktun her zamanki gibi…
Yinede sen beni böyle bil sevgili,
Doğum günüme lanetler edip gelmedin ama ,
Düğün günüme beklerim sevgili,
Gelip bir fatiha okursan,
Rahatlatırsın ruhumu belki..
Cansel Işık /Manyakaşkıngelini